Raporda, Lübnan’ın başkentinde yaşayan mülteci kız çocuklarının yarısından fazlasının cinsel şiddet ve tacizle karşı karşıya olduğu belirtiliyor.

Bir gelişim ve insani yardım kuruluşu olan Plan International’ın yeni araştırmasında Beyrut’ta mülteci olarak yaşayan kız çocuklarının yarısından fazlasının dehşet verici bir süreklilikle cinsel şiddete maruz kaldıkları ve cinsel taciz yaşadıkları açıklandı.

 10-19 yaşları arasındaki 400 kız çocuğu tarafından yapılan anketlere dayanarak yapılan araştırmada Lübnan’ın başkentinde yetişen kız çocuklarına yönelik tehditlerin birden fazla olduğu açıklandı.

 Ankete katılanların yüzde 70’ine yakını gündüz şehri dolaşırsa güvensiz hissettiklerini bildirirken, yüzde 90’ı geceleri güvenliklerinden korktuklarını söyledi.

 Kız çocuklarının bir kısmı erkekler ve erkek çocukları tarafından taciz edildiğini veya takip edildiğini söylerken, diğerleri kaçırılma veya tecavüzle ilgili endişelerini dile getirdi.

 Burj el-Barajneh’den 18 yaşındaki Suriyeli bir kız, Beyrut banliyölerindeki araştırmacılara “dışarı yalnız çıkmaya çok korkuyoruz. sarhoş erkekler bizi daima taciz ediyor, hatta sarhoş olmayanlar bile sürekli rahatsız ediyor ” diye anlattı. 

 Ankete katılan kız çocuklarının yüzde 10’u evli ya da nişanlı olduğunu bildirdi – Plan International’a göre giderek daha yaygın hale gelen bir uygulama.

 Burj el-Barajneh’deki 13 yaşındaki Suriyeli bir kız “Ebeveynleri bazı kızları evlenmeleri için okuldan ayrılmaya zorunlu tuttu. Arkadaşlarımın hepsi evlendi ve şimdi çocukları var.” Dedi.

 20 Haziran’da Dünya Mülteciler Günü’nde başlatılan rapor, hükümetleri, Birleşmiş Milletleri ve Lübnan’daki sivil toplum aktörlerini, mülteci kız çocuklarını desteklemek için harekete geçmeye çağırdı.

Plan International’ın Ortadoğu’daki bölgesel program direktörü Colin Lee, “Ergen kızlar nadiren seslerini duyurabiliyor ve insani krizler sırasında bu ihmal daha da şiddetleniyor” dedi.

 “Çocuk evlilikleri artıyor çünkü ebeveynler kızlarının güvenliği için çok endişe duyuyorlar. Aynı nedenden dolayı çok az sayıda kız çocuğu okula gidebiliyor ve çok fazla sayıda kişi, ebeveynlerinin hareket özgürlüğüne getirdikleri kısıtlamalar nedeniyle umutsuz soyutlanma duygularını bildiriyor. ”

Okula devamlılık azalıyor

Lübnan, 1948’den bu yana ülkede bulunan Filistinli ailelerin yanı sıra, Suriye savaşından kaçan son 1,5 milyonluk akını içeren, dünyada kişi başına en fazla mülteci barındıran ülke.

 Nisan 2019’da, BM mülteciler yüksek komisyonu (UNHCR), yalnızca Beyrut’ta 239,005 kayıtlı mülteci olduğunu tahmin etti – toplam nüfusun yüzde 11’i.

Raporda, birçok mülteci kız çocuğunun olumsuz ortama rağmen gelecekleri konusunda iyimser ve hırslı oldukları belirtildi.

 Lee, “Kız çocuklarının eğitim almalarının önemi çok açık” dedi.  “Birçok kız avukat, doktor veya mühendis olma isteğini dile getirdi.

“Ancak daha da çarpıcı olan şey şu: Onlar eğitimin yalnızca kendilerine yarar sağlayacağına inanmıyorlar; eğitimi ayrıca kendi topluluklarının ve daha geniş toplumların dayanıklılığını desteklemenin ve geliştirmenin bir yolu olarak görüyorlar.”

Ancak, rapora göre 14 yaş ve üzeri kızlar arasında okula devamlılıkta azalma görülüyor. 

 10-14 yaş grubunun yüzde sekseni düzenli olarak okula gitmekteyken, bu oran 15 ila 19 yaş arasındakilerde yüzde 39’a düşüyor.

Lee, “Bu bulgulardan açıkça anlaşılıyor ki, genç kızlar benzersiz kırılganlıklara sahip olsalar da, aynı zamanda çok büyük potansiyelleri var. İnsani aktörler olarak, bizim görevimiz yalnızca ergen kızları koruyan programlar sağlamak değil, ama aynı zamanda dünyanın başka yerlerinde hayatları savaştan etkilenmeyen kızlarla aynı fırsatlara sahip olmalarını mümkün kılmak.” diye ekledi. 

(Bu yazı Türkçeye Mor Dayanışma Çeviri Komisyonu tarafından çevrildi. Orijinali için: https://www.aljazeera.com/news/middleeast/2019/06/refugee-girls-beirut-face-sexual-violence-forced-marriage-190617132510754.html)